2022-02-16 13:22:00
Hukuk sistemlerinin neredeyse tamamına yakınında iş karşılığında ücret ön görülen sözleşmeler iş sözleşmesi olarak nitelendirilir. Bu sözleşmelere bağlı olarak da tarafların birbirlerine olan sorumlulukları gündeme gelmektedir. Bütün mali ve şartları oluştuğu zaman hukuki sorumluluğu üzerine alan işverenler, iş sözleşmesinin niteliği bakımından doğal olarak işçisi ve iş yeri üzerinde yönetim hakkına sahip olmaktadır.
Yönetim hakkı kavramı esasında iş yerinin devamı ve bütünlüğü, sermayenin korunması, işin ve işçinin korunması gibi saiklerle gündeme gelmektedir. Bu hak çerçevesinde işveren, iş yeri ve işçisi üzerinde hukuk sınırları içerisinde bütünlüğü sağlamaya çalışmaktadır. Bu bütünlük sağlanırken izlenilen yöntem, yine yönetim hakkı kavramının bir alt başlığı olan izleme faaliyetleriyle gerçekleştirilmektedir.
Özellikle teknolojik gelişmelerin günümüz itibariyle ulaştığı konum, izleme faaliyetlerinin de hukuk sınırları dışında kalmasına, işçilerin temel haklarının ihlal edilmesine sık sık neden olmaktadır. Lakin yapılan araştırmalar işçilerin gün içerisinde %64’ünün işle alakalı olmayan web sitelerine girdiklerini, %85’inin işe özgülenen elektronik posta hesaplarını kendi şahsi iletişimlerinde kullandıklarını, %65’inin de sürekli olarak alışveriş sitelerini takip ettiklerini ortaya çıkarmıştır. Hal böyleyken yönetim hakkı zarureti gündeme gelmektedir. Fakat hukuk düzeni sınırları içerisinde bu yönetim hakkı, özellikle kamera ile izlemede nasıl kullanılacak?
Kamera ile izleme kavramı işverenin İş Kanunu bakımından iş yeri sayılan bütün sınırlar içerisinde anlık görüntü ile iş yerinin bütünlüğünü denetlemeye yarayan bir yönetim hakkıdır. Bu suretle yapılan izlemeler işçilerin kişilik haklarının ihlaline somut şekilde neden olduğu için öğretide de oldukça tartışma konusudur. Fakat öğretide genel kabul gören görüş ise kamera ile izleme yapabilmek için; objektif, ölçülü ve meşru bir sebebe dayanması gerektiğidir.
Esasında kamera ile izlemenin net sınırlarına ilişkin bir düzenleme, teknolojik gelişmelerin akıl almaz şekilde ilerlemesinden dolayı mevzuatta sınırları belirlenmiş değildir. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Barbulescu v Romania kararında, işverenin izleme yapacak olması halinde işçiye mutlaka bildirimde bulunması gerektiğini ve bu izlemenin meşru bir sebebe dayandırılması gerektiğini vurgulamıştır. İşveren bu bildirimi mutlaka izlemenin başlamasından önce yapmalı ve izlemeyi meşru kılan nedenleri gerekçelendirmelidir.
Kamera ile yapılan izlemelerde, belirlenen bu sınırlara uyulmaması işçilerin özel hayatını ihlal anlamına gelmektedir. Örneğin bir bankanın kamera suretiyle izlenmesi meşru bir sebebe dayandırılabilir. Fakat böyle bir niteliği olmayan işletmede örneğin bir sigorta acentesinde, kamera ile izleme son çare olarak uygulanmalıdır. Bir tehlike durumunun varlığı söz konusu ise yapılacak kamera izlemesi muhakkak o tehlikeyi önlemede son basamak olmalıdır.
Kamera ile izleme faaliyetlerinde yine işyerinin muhtevası gereği işçilerin direkt olarak çalışma ekranını gösterecek izleme yapılması da hukuka aykırıdır. Bu durum işçilerde denetlendiği baskısı yarattığı ve özel alanını ihlal ettiği gerekçesiyle Almanya Hessen Eyalet İş Mahkemesi kararına göre tazminat sebebidir. Mahkeme, işyerinin izin alınmaksızın kamera ile izlenmesi durumunda işçilerin tazminat talep edebileceklerine karar vermiştir. Keza bu suretle elde edilen deliller de iş sözleşmesinin feshi bakımından hukuka uygun değildir. Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 07.05.2019 tarihli bir kararında, işçilerin gizli takip programları ile izlenmesi durumunda elde edilen belgelerin hükme esas alınamayacağını belirtmiştir.
Özetle; teknolojik gelişmelerin özellikle Sanayi Devrimi itibariyle günümüze taşıdığı son özellikleri, hayatın her alanında olduğu gibi ticaret ve iş sektörünü de etkilemiştir. İş yerlerinde işverenlere her an takip özelliği sunan bazı cihazlar ve özellikle kameralar, hukuka uygun olarak kullanılmak zorundadır. Bu hukuka uygunluk sınırlarının nasıl çizileceği -özellikle Batı ülkelerinde ekonomik kaygı taşıyan işçilere yönelik yapılan izlemeler göz önüne alındığında- teknolojinin bize en büyük zorluklarından biri olduğu kanaatindeyim.
Bu yazıyı “İşçilerin Kamera İle İzlenmesi” başlıklı makalemden oluşturduğumu, kaynakçaların tamamının oradan alındığı bildirmek isterim.
Sevgilerimle..