Yapılan onca çağrı, uyarı işe yaramayınca vakalar patladı. Bilim Kurulu’nun önerilerine rağmen çok açık kapanma kararı verilmedi. Kıyısından köşesinden sınırlı sokağa çıkma yasaklarının da bir işe yaramadığı görülünce zorunlu olarak hafta sonu tam kısıtlama geldi. Daha önce 30 Büyükşehir ve Zonguldak ilinde uygulanan ve Haziran ayı başından itibaren kaldırılan hafta sonu sokağa çıkma yasakları, sonbaharın son günlerinde ve kışa girdiğimiz şu günlerde 81 il için uygulanmaya başlandı. Özetle hafta sonu büyük kalabalıklar evde kaldı. Ama yine de yasağı delmek için “sokağın haşarı çocuklarının komşunun eriğine dalmasına benzer” hikayeler olmadı değil. Kıyıdan köşeden sokağa çıkanlar kendilerinin yakalanmaları durumunda “tatlı yalanlarını da” hazırlamışlardı çoğu kez… Bazıları evinin önündeki çöp konteynırına çöp dökmek için sokağa çıkmaya çekinirken, bazıları da sadece “yasağı delmek maksadıyla” cadde boyu gezmeye bile çıktı. Arabasının arkasına saklananlar, ikinci kez denetim noktalarına takılanlar, televizyon izlemediği(!) için yasaktan haberinin olmadığı yalanını söyleyenler, yasaktan yararlanıp “ÇAKAL SEVENLER DERNEĞİNE” kumar oynamaya gidenler “sokağın haşarı çocukları” arasında sayılabilir.
+++
Karantina sohbetleri “asgari ücret ve EYT!”
“Sokağın haşarı çocukları”ndan bahsettik. Karantina günlerinde arkadaş grupları, aile grupları whatsapp gruplarından yaptıkları görüntülü sohbetler den söz etmezsek olmaz. Whatsapp’tan yapılan görüntülü konuşmalar azda olsa can sıkıntısını, kucaklaşma özlemini gidermek için değerlendirildi. Görüntülü sohbetlerde cevabı en çok merak edilen ve sonucu tartışılan konulardan birisi “asgari ücret” oldu. Pandemi döneminde ekonomik sıkıntılar gerçekten çok büyüdü. Küçük esnaf, çiftçi, tüccar, sanayici ayakta kalabilmek için mücadele ediyor. Herkes kendi sıkıntısına çözüm olacak seslere kulak veriyor. Toplumun her kesimi derdine çare olabilecek söylem beklentisi içerisinde. “Asgari ücret” deyince… Keşke diyor insan. Yeni dönemde belirlenecek olan ücret insanca yaşamaya yetecek kadar olsa… Çalışan kesimin en mağduru asgari ücretlilerin pek çoğu pandemi döneminde kısa “çalışma ödeneği ve ücretsiz izin” sebebiyle daha da mağdur oldular. Asgari ücret ne kadar olacak? Gerçekten çok önemli… Bu arada sohbet gruplarının bir başka konusu da “emeklilikte yaşa takılanlar” meselesiydi. Bir dostumuz diyor ki, “Yaş 50’ye dayandı. 9 bin 200 gün ödenmiş primim var. İş yok, sağlık güvencesi de yok. İş de yok, maaşta!” Ne diyelim Allah hepimizin yardımcısı olsun…
+++
Rakamlara takılı kalmak…
Pandemi sürecinde siyasetin kavgası çözüm yerine rakamlar üzerinden devam ediyor… Yahu insanlar ölüyor. Hala rakamları tartışmak yerine “çözümü” konuşsalar ne güzel olur değil mi? Muhalefetin yapıcı önerilerine, iktidarın, iktidarın doğru icraatlarına muhalefetin kulaklarını tıkaması ne yazık ki zorlu süreci daha da sıkıntılı hale getiriyor. Pandemi yüz yılda karşılaşılabilecek bir durum. Bu salgınlar toplumlar için “milli mesele” olarak ele alınmazsa çözüm daha da zorlaşır. Bugüne kadar ne yazık ki sürecin yönetimi konusunda ortak bir payda oluşturulamadı. Ortak payda olmayınca rakamlar üzerinden gölge boksu yapanlar kendilerini bu sürecin galibi sanabilirler ama gerçeği emin olun sandıkta görecekler. Çünkü insanların can verdiği pandemi süreci rakamlar üzerinden siyaset yapılacak bir konu değil.